Diyetlerin yasaklı tahılı pirinç yeniden diyet listelerine girebilir mi? Keşfedilen pirinç pişirme yöntemiyle kalorisinin yarıya düşürülmesi mümkün görülüyor…

Pirinç, dünya çapında onlarca farklı mutfağı şekillendiren bir tahıl ve neredeyse üniversite  öğrencilerini canlı tutan bir yakıt. Ama çok yönlü olan bu tahıl ucuz ve pişirmesi kolay olsa da büyük bir soruna da gebe. Mesela belinizde biriken yağ kitlesi gibi…

Bir fincan pişmiş pirinç yaklaşık 240 nişastalı kalori içerir, bunlar vücutta yanmazsa hızla yağ haline dönüşebilir.

%50 Daha Az Kalori

Sri Lanka’daki araştırmacılar, tahılları pişirirken kalorilerini %50 oranında azaltmanın basit bir yolunu keşfettiler. Ayrıca bazı önemli sağlık faydaları da sunuluyor. 

Yapmanız gereken tek şey suyu kaynatmak ve çiğ pirincinizi eklemeden önce bir miktar hindistancevizi yağı eklemeniz. Bu oran ekleyeceğiniz pirincin ağırlığının yaklaşık %3’ü kadar. Yani bu, yarım fincan pirinç için bir çay kaşığı hindistancevizi yağına tekabül ediyor.

Hazır olduktan sonra ise yaklaşık 12 saat buzdolabında soğumaya bırakılmalı. İşte bu kadar. Yemek istediğiniz zaman ise mikrodalga fırında dilediğiniz ayarda ısıtabilirsiniz…

Basit, değil mi? Ancak süreç aslında oldukça etkileyici bazı gıda kimyasalı içeriyor. Tekniğin kalbinde, tüm nişastaların eşit olmadığı gerçeğini de unutmamak gerek.

Nişasta

Nişastanın iki ana tipi vardır. Bunlar sindirilebilir nişastalar; bedenimizde çabucak glikoza dönüşür ve yakamazsak yağ olarak depolanır ve daha düşük kalorili içeriğe sahip, midede glukoza ayrılmayan dirençli nişastalar. Bu özellikleri yerine, daha çok bir diyet lifi gibi hareket edip probiyotik etkide kalın bağırsağa geçiyorlar.

Patates ve pirinç gibi çok miktarda nişastalı yiyecekleri -nasıl pişirdiğimize bağlı olarak- pişirme aşamasında kimyasal olarak değiştirmiş oluyoruz. Daha önce araştırmalar bize garnitür, kızarmış pilav ve pilav tarzı pirincin, buharda pişirilen pirinçten daha dayanıklı nişastaya sahip olduklarını göstermişti.

Bilimsel Çalışmalara Göre

Benzer Yazılar

2014’te yapılan bir araştırmada, makarnanın tekrar ısıtılıp soğutulmadan önce soğumaya bırakılmasının, dirençli nişasta içeriğinin büyük ölçüde artmış olduğu öğrenilmişti. Sri Lanka’da bulunan bilim adamları, hububatın 38 farklı çeşidi üzerinde 8 farklı pirinç pişirme yöntemini test ettiler ve yemek pişirmeden önce hindistan cevizi yağı gibi bir yağ ekleyerek ve pirinci daha çabuk soğuttuklarını keşfettiler. 

Yağ, nişasta molekülleri ile etkileşerek ve mimarisini değiştirerek çalışır.

12 saat boyunca soğumaya devam edilen pirinç taneleri üzerindeki amiloz molekülleri arasında hidrojen bağlarının oluşmasına yol açıyor. Ve sonra ısıtmanın dirençli nişasta seviyelerini değiştirmediği anlaşılıyor.

En kötü nişasta içeriğine sahip olan pirinç çeşidindeki spesifik kimyasal sonuçlar ölçülmüş, sindirilebilir nişasta miktarını 15 kat azaltabildiğini bulunmuş. Bu kalori içeriğinde %10-15 azalma ile ilişkili olduğu ortaya çıkmış. En kötü nişasta içerikli pirinçte bile bu oran harika.

Doğal olarak en iyi pirinç, Suduru Samba suşunda ise kaloride %50-60 düşüşe neden olacağına inanılıyor. Ayçiçeği yağı gibi diğer lipid türlerini de henüz denenmekte.

Bu yeni pişirme tekniği, önceden yağda pişirilmiş ve soğutulmuş yani önceden paketlenmiş hazır pilavların rağbet görmesine yol açabilir. Böylelikle mevcut ürünlerden mikrodalga ile daha az kaloriye ulaşılabilir.

Ve daha da önemlisi, bu yöntemle daha sağlıklı sevdiğimiz nişastalı yiyeceklere uygulanabilmesi ise hayal değil. Yani, aynı şeyi ekmek için yapabilir miyiz dersiniz sizce? %50 daha az kalorili ekmek kulağa hiçte fena gelmiyor. Buradaki asıl soru bu…

Benzer Gönderiler