İnsanlar mutlu olmayı kafalarında çok büyütüyor. Mutlu olamamaktan korkuluyor. Bu korku sosyal hayatı gibi iş, okul ve beslenme hayatını da olumsuz etkiliyor. Zayıflamak için aç kalmak gerektiğini sanan insanların yaşamı gibi.

Mutluluk Nedir?

Mutluluk geçici bir şimşek gibidir ve sürekliliği yoktur. Aydınlatır ve ardından söner. Kısa süreli bir an.

Mutlu olmak için hayatı anlamlandırmak ve hayatı anlamlandırmak içinse hedefleriniz olmalı. O hedefe ulaşmak için verdiğiniz emek ve mücadele yaşamı heyecanlı kılıp sizi mutluluğa sürükleyecektir. Mutluluk, hedefler için verdiğin mücadele sırasında kazandığın kısa süreli bir ödüldür. Bir amaç olmamalı.

Sürekli mutluluğun peşinden koşma fikri insanlara cazip gelebilir ama bu psikolojik açıdan sürekli şeker yemek gibi çıkılmaz bir döngü ve de oldukça sağlıksız. Üstelik yorucu. Buradaki ince çizgiyi iyi anlamak gerektiğini düşünüyorum.

Neden Mutlu Değilsin?

Neden mutlu değilim sorusu insanda takıntı haline geldiği an yıkıcı bir sona sürükleyebiliyor. Neden zayıf değilim sorusu gibi, belki yetersiz kasa sahipsin ve diri bir vücudun olmadığı için hantal hissediyor ve kendini kilolu bulabilirsin.

Oysa sürekli mutluluğun illüzyondan ibaret olduğunu bilse, başkalarına ait mutlu anılara bakıp kendinde yanlış aramaktan vazgeçebilir. Yanlış yaptığı sandığı alışkanlıklar yerine gerçek yanlışlarını düzeltebilir. Hareketsizlik sorununu çözüp spor ve egzersizlerle hantallıktan kurtulup yüksek enerjili dinç bir vücuda ve dolayısıyla sağlıklı bir bedene ulaşabilir. Bu da omuzlarındaki o büyük yükü alır.

Mutluluğun peşinden koş fikrini yok edip akıllara, doğru hedefi belirle ve yolunda sapma, mücadele et vizyonunu eğitmeli. Tabiri caizse programlamalı.

Mutluluk bir seyahat ise, bu seyahatte önemli olan yol değil yoldaştır.

Böyle bir şeyi herkes yapamaz elbette. Ama insan bu gerçeği fark edip kendini yeniden eğitse, büyük fayda görecektir ve çevresine de bu faydayı yansıtacaktır.

Sosyal medya bağımlısı insanların çoğu; sürekli mutluluk pozları paylaşan insanlara, ünlülere, kimileri için zenginlere veya çok basit dahi olsa (birikim yapan sayfalar, kalça geliştiren instagirller gibi hedeflerine sıkıca bağlı şekilde tutkuyla çalışan insanlara) özenmektedirler. Özenilen şey yaptığı iş, yol veya yöntemden ziyade varmış olduğu sonuçlar olması dışında sorun yok. Oysa iş, yol veya yönteme özenilse bir çok sorun aslında çözümüne kısa sürede kavuşacaktır.

Duygudurum Bozukluğu

Çoğu zaman veya neredeyse her gün üzgün hissetmek, enerji eksikliği veya hâlsizlik, çaresiz veya umutsuz hissetmek, iştahsızlık veya aşırı yemek yeme, önceden eğlendiren aktivitelerden zevk alamamak, aşırı uyku veya uykusuzluk, ölüm veya intihar hakkında tekrar edici düşünceler, konsantrasyon veya odaklanma zorluğu duygudurum bozukluklarına örnektir.

Türüne ve semptomlarına göre uygun çeşitli tedaviler uygulanmaktadır. Duygudurum bozukluğu beslenme tedavisinde ise düşük veya orta seviye vanadyum içeren besinler tüketilmelidir.

İşlenmiş ve rafine gıda tüketimini azaltması gerekir. Yani beyaz ekmek yerine tam tahıl ekmekler, beyaz pirinç yerine esmer pirinç, makarna yerine kepekli/ tam buğday unundan makarna tercih edilmelidir. Beyaz şeker içeren paketli gıdalardan mümkün olduğunca kaçınılmalıdır.

Ek olarak gerekli olan sağlık profesyoneli olan doktor veya diyetisyeni ile birlikte sinbiyotikler, prebiyotikler veya probiyotik ihtiyaçlarını gidermeli. D vitamini, E vitamini, omega 3 ve EPA-DHA takviyesi almalıdır.

Mutluluğu takıntılı hale getiren kişinin düşeceği son çukur, uyarıcı maddelerden ibarettir. Kimi için yasaklı maddeler, kimi içinse şeker veya yapay tatlandırıcılı şuruplar.

Mutluluğun temelinde yatan şey tutku, hedef ve süreç olmalı. Amaç değil.

Benzer Gönderiler